HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 19 EYLÜL 2024, PERŞEMBE

TÖRE

04.09.2024 00:00
Töre sözcüğü dilimizde; adap, adet, anane, gelenek ve görenek gibi değişik eş
anlamlarda kullanılan bir sözcüktür. Toplumda yazılı olmayan gelenekleşmiş kanun ve
kuralları ifade ederken, hukuk  veya  mahkeme  anlamında da kullanılmaktadır. Eski
Türkçede türetilmek, yaratılmak ve düzenlenmek anlamlarına gelen törü- fiilinden
gelir. Türkçedeki en eski yazılı örneğine kanun, örf, düzen  anlamında törü şeklinde
rastlanır. Kaşgarlı Mahmut'un Divan-ı Lügat-ı Türk adlı eserinde "törü" kelimesi töre-
nizam, görenek, adet olarak karşılık bulurken, ;törümek  türemek, "törütmek" türetmek
anlamlarında da kullanılmaktadır.
Orhun Yazıtlarında geçen törü kelimesi, sözlü yasa,
örf, merasim, tören anlamında iken, törü, töri yaratılmak anlamına gelmekte ve
Moğolcada özellikle Cengiz Han kanunları anlamında töre şeklinde kullanılan sözcük,
Moğolcanın etkisiyle 13.yüzyılda törüden töreye dönüşmüş olabileceğini öğreniyoruz.
Ayrıca; Orhun Abidelerinde yer alan Türk Oğuz Beyleri ve Boyları işitiniz… Yukardan
gök basmadıysa, aşağıdan yer delinmediyse, sizin ilinizi ve törenizi kim yıkabilir ifadeleri
eski Türk Bozkır hayatında  ve Törenin vazgeçilmezliğini göstermektedir. Tarihimizde
töre, toplumsal hayatı düzenleyen sözlü hukuk kurallarının oluşumuna kaynaklık etmiştir.
Hem beşeri hem de ilahi kaynaklı toplumsal kurallar felsefesi olan töre, Türklerin devlet
hukukunu, ahlaki değerlerini, dini inançlarını, atalarından miras kalan, sosyal hayatı
düzenleyen, hukuki sosyal değer kazanmış davranış kalıplarından oluşan mecburi
kuralların bir bütünüdür.
Türk toplumu Atatürk sayesinde çağa uygun modern devlet görünümü kazandığı
cumhuriyetin ilanı ile çağdaş hukuk kuralları yazılı hale getirilerek törelere son verilmiştir.
Artık her ne kadar yazılı hukuk kuralları dışındaki töre anlayışı ve şaman gelenekleri
değişik şekillerde topluma yerleşmiş kısmen görülüyor olsa da geçerli olan çağdaş hukuk
anlayışı toplum düzenini sağlamaktadır. Zaman zaman hukuk dışı davranışları töre adı
altında hiç onaylanmayacak şekilde insanların birbirlerine cezai uygulamaları
görülebilmektedir.
Töre kelimesi dillendirildiğinde hep büyük üstad Ahmet Arif'in "doğdun, üç gün aç
tuttuk/üç gün meme vermedik sana adiloş bebem/hasta düşmeyesin diye, töremiz böyle
diye, saldır şimdi memeye, saldır da büyü…" şiiri hep aklımdan geçerken törenin geri
kalmışlığı ve cehaleti toplumdaki olumsuz etkilerini düşünürüm.
Bir de bu işin batıl inanç-hurafe kısmı vardır ki, bunun herhangi bir din ile ilgisi yoktur.
Farklı dinler ve toplumlar da olsa hurafeler benzer söylemlerle her yerde devam ettiğini
görmekteyiz. Eskiden orta Anadolu bozkırında ay tutulması yaşandığı zamanlarda dışarı
çıkarak davul, teneke çalınarak ayın tekrar parlaması sağlanırdı, keza insanlar öldüğünde
bir şaman gibi sesli ağıtlar yakılırdı…
Ancak; insanlarımızın devam ettirdikleri gelenek ve görenekleri vardır. Bunlardan bir
tanesi düğün merasimidir.
Düğünler eskiden; güreşler, oyunlar, müzikli eğlenceler,
yemekler ve bazı detay kalıp davranışlar bütününün sergilendiği bir haftaya yayılarak
yapılır, en sonunda gelin ata bindirilerek yeni evine getirilir ve orada da değişik ritüellerle
son bulurdu.
Gelenekleri yaşatmak iyi de, insanlara fazla yük olmadan yapmakta fayda
var. Günümüzde teknoloji kullanımı ile araç konvoyları oluşturularak büyük bir korna
gürültüsü ile 80 desibeli bir hayli geçerek, hasta olabileceğini düşünmeden, trafiğin
olumsuz etkilenebileceği düşünülmeden çevreyi rahatsız etmeye devam ediyoruz.
Mevzuat gereği, bir iş yerinde sınır ses değeri olan 80 desibelin üzerinde bir ses olması
durumunda işyeri önlem almak zorundadır. Önlem almaz ise cezai uygulamaya muhatap

olmak durumundadır. Öyle ise cadde ve sokaklardaki bu durumdan kimler sorumludur,
lütfen toplum sağlığını koruyalım. Bu töresel karmaşaya son vererek daha çağdaş ve
insan haklarına uygun bir düzenlemeyi sabırsızlıkla bekliyoruz.
Unutmayalım ki; hepimiz bu dünyanın vatandaşı ve bir ağacın meyveleri, bir dalın
yapraklarıyız.
Sevgiyle kalın…

Neyyir ARIBAŞ
Neyyir ARIBAŞ / diğer yazıları
•TÖRE 04 00:00:00.09.2024
•HADDİNİ BİLMEK 03 00:00:00.08.2024
•BELEDİYE OTOBÜSÜ 01 00:00:00.07.2024
•ESKİŞEHİR’E RÖTUŞ 02 00:00:00.06.2024
•ÖLMEZ 20 00:00:00.04.2024
•KADINLAR 09 00:00:00.03.2024
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--








logo

   E-posta: bilgi(@)eskisehirdenhaber.net
Tüm hakları Eskişehirden Haber adına saklıdır: ©2019-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr