ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZ MUHABBETLERİM – LXXIX

03.04.2025 00:00

    Sevgili okurlarım.
      Bu yazımda da sizler için , dünya tarihinin en kanlı ve en çetin savaşlarından biri olan ve destanlaşan ÇANAKKALE SAVUNMASINI ,    ÇANAKKALE DESTANIMIZI kısaca kaleme aldım.
    18 MART 2025, Türk'ün ulusal savaş tarihine altın harflerle yazılan Çanakkale Zaferi'nin 107. Yıldönümü.
     Vatanımız için canlarını seve seve feda eden şehitlerimizin Şehitler Günü'nün onurunu ve gururunu yaşamaktayız.
    Çanakkale Zaferi, vatanın bütünlüğü ve milletin bağımsızlığı söz konusu olduğunda, Türk milletinin engelleri aşabileceğinin en güzel örneğidir.
    &1915-1916,dünya tarihinin en kanlı ve en çetin savaşlarından biri!
    &Çanakkale Boğazı'nın sularında, toprağında ve gökyüzünde yankılanan bir direniş!
    & Batılı emperyalist güçlerin İstanbul'u ele geçirerek Osmanlı'yı tarih sahnesinden silme planlarına karşı, bir milletin küllerinden yeniden doğuşu!
     Birinci Dünya Savaşı'nı galip bitirmek isteyen ve gemileriyle Çanakkale Boğazını geçip İstanbul'u almak isteyen düşman kuvvetlerine karşı kahraman ordumuz, İngiliz ve Fransız donanmalarına karşı Çanakkale Boğazına gelmiş, Türkler bu donanmayı gördüklerinde tabanlarını yağlamış, arkalarına bile bakmadan kaçıp gitmişlerdi. En büyük donanma gemileri de büyük kayıplar verince geri çekildi.
     Çanakkale boğazını gemilerle geçemeyeceklerini anlayan düşman kuvvetleri, bu kez topraklarımıza karadan girmeyi denediler. İngiliz, Fransız, Avustralya, Yeni Zelanda ,Anzak ve diğer askeri güçler, 25 Nisan 1915 günü karadan çıkarma yapmaya başlamışlardır. Cephanesi biten askerlerine karşı 19. Tümen Komutanı Mustafa Kemal Atatürk -Süngü tak- emrini vererek yıllarca Türk Milletinin hafızasından silinmeyecek olan "Ben size taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve başka komutanlar geçebilir." sözlerini söylemiştir.
6/7Savaşın sonunda yenilmez sandıkları güçlü orduları, ağır bir yenilgiye uğradı.Çünkü silah, cephane, askerimiz yeterli olmasa da:Yahya Çavuşların kahramanca savaştığı yerdir, Çanakkale,Koca Seyit'in yalınız bir top mermisini değil, bir milletin kaderini sırtlandığı yerdir .
Bu kahramanlık destanımızı SEYİT ONBAŞI'nın kısa ve anlamlı öyküsüyle taçlandırmak istedim.
    "Seyit Ali Çabuk(SEYİT ONBAŞI), 1889 yılında Balıkesir'in Havran ilçesine bağlı Çamlık köyünde doğdu. Küçük yaşlardan itibaren fiziksel olarak güçlü bir yapıya sahip olan Seyit Ali, askerlik çağı geldiğinde Osmanlı ordusuna katıldı.
     I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı Devleti, Çanakkale'de büyük bir savunma mücadelesi veriyordu. Seyit Onbaşı, 18 Mart 1915'te Çanakkale Boğazı'nı geçmeye çalışan İngiliz ve Fransız donanmalarına karşı Rumeli Mecidiye Tabyası'nda görevliydi.
     Savaşın en kritik anlarından birinde, düşman gemileri Osmanlı bataryalarını susturmak için yoğun bombardıman yaptı. Bu saldırılar sonucunda Seyit Onbaşı'nın görev yaptığı top bataryasının vinci hasar gördü ve ağır topları kaldırmak imkânsız hale geldi.
      Bu sırada Seyit Onbaşı, insanüstü bir güç göstererek 250 kilogram ağırlığındaki top mermisini sırtına aldı ve üç kez topun namlusuna yerleştirdi. Attığı mermilerden biri, İngiliz donanmasına ait HMS Ocean zırhlısına isabet ederek geminin manevra kabiliyetini kaybetmesine ve akıntıya kapılarak batmasına neden oldu.
    Bu kahramanlığı sayesinde savaşın gidişatı değişti ve Türk ordusunun savunması büyük bir zafer kazandı.
    Savaşın ardından Seyit Onbaşı, ünlü kahramanlığı nedeniyle büyük saygı gördü. Ancak mütevazi bir insan olarak hayatına devam etti. 1918'de terhis olduktan sonra köyüne döndü ve odunculuk yaparak yaşamını sürdürdü.
   1934 yılında Soyadı Kanunu çıktığında "Çabuk" soyadını aldı. 1939 yılında zatürre hastalığına yakalanarak 50 yaşında hayata veda etti.
    Seyit Onbaşı'nın kahramanlığı, Türk milletinin azmini ve vatan sevgisini simgeleyen en önemli olaylardan biri olarak tarihe geçti."
KISSADAN HİSSEM DOSTLARIM:
      & Çanakkale,millet olmanın ,bir ve bütün olmanın,kardeşçe direnmenin zaferidir.
       &Çelikten bir saldırıya, etten bir siperdir Çanakkale.
       &Vatan aşkıyla, imanla dolu ordumuzdur, 57. Alaydır, kınalı Mehmettir, cefakar milletimizdir,
       &Mustafa Kemal ATATÜRK'tür Çanakkale.
                               Çanakkale, yalnızca bir savaşın adı değildir.
& O, Anadolu'nun dört bir yanından gelen vatan evlatlarının kanlarıyla yazdığı bir destandır! & O, bağımsızlık ateşinin yakıldığı, esarete boyun eğmeyenlerin çelikten iradesidir!
& O, dünyanın en güçlü donanmalarına, en gelişmiş ordularına karşı iman ve cesaretle dimdik duran Mehmetçiklerin, "Çanakkale geçilmez!" nidalarıyla tarihe kazıdığı bir zaferdir!
   Kimi canlar cephede süngüyle, kimi canlar mermi taşıyan elleriyle, kimi canlar dua eden yüreğiyle bu destanın bir parçası oldular.
&Yağmur gibi yağan ,zaman zaman kısa mesafede atıldığı için havada çarpışıp birbirinin içine giren mermiler!
&Kimi zaman parçalanan bedenler ve kanlarla birleşip rengi ala bulanan   çamurlar!
&Ama kesinlikle teslim olmayan asil ve dik duruş!
İşte bu duruş,bu asil ruh , ileride MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ün önderliğinde    bağımsız Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerinin atıldığı ruhtur.
&Çanakkale, yalnızca geçmişin değil, bugünün ve yarının da yol göstericisidir. O günkü direniş, bugün hâlâ bağımsızlık aşkıyla atan yüreklerde yaşamaktadır. Çünkü Çanakkale, sadece bir savaş değil, bir milletin yeniden doğuşudur!
&Çanakkale ,millet olmanın ,bir bütün olmanın,kardeşçe direnmenin zaferidir.
Büyük önder ATATÜRK'Ü,Çanakkale Şehitlerimizi ve bugüne dek vermiş olduğumuz tüm aziz şehitlerimizi,bir kez daha saygı ve şükranla anıyor,yüce Allah'tan rahmet diliyoruz.
Bu ayda bu kadar .Tekrar görüşmek üzere Güzel ve sağlıklı günlere-

                01.04.2025
           Mustafa Uğur YÜCEL
Türk Dili ve Edebiyat Öğretmeni