Bu yazımda "Sınırlar" konusundan bahsedeceğim hayatın bir çok yerinde karşımıza çıkan, herkesin kendince farklı anlamlar yüklediği bazen doğru bilip yanlış ifade ettiğimiz, bazen yanlış bildiğimiz sınırlar konusu…
Beyhan Budak'ın son kitabı "Hayat acemileri için Yaşam Rehberi" kitabını okuyordum ve kitabın dördüncü bölümü "Concorde Yanılgısı" yani insanların sağlıklı olmasına rağmen bir ilişki ya da durumdan vazgeçememesi.. Kaybeden kişi olmamak için daha çok kaybetme durumu.. Bir şeye emek verildiği zaman sonrasında, o şey kişiye zarar veriyor olsa bile bırakamama hali…gibi anlamlara gelen bu bölümü George Herbert'e ait olan bir söz ile tamamlıyordu.
"Komşunu sev ama aradaki bahçe duvarını asla kaldırma."
Sınırlar, nelerden hoşlanıp nelerden rahatsız olduğumuzu, neleri kabul edip nerede dur dememiz gerektiğini belirleyen çizgilerdir. Aslında kendimizi korumamıza ve sağlıklı ilişkiler kurmamıza yardımcı olan önemli unsurlardan biridir .
Bu kelime ile ilgili doğru bildiğimiz yanlışlar mevcuttur.Özellikle sınırların ne olmadığına değinirsem ne demek istediğimi daha iyi anlatacağım. Öncelikle her şeye hayır demek sınır belirlemek değildir . Katı kurallar ve kısıtlayıcılar koyup bunları uygulamaya çalışmak ve otoriter figürü olarak düşünüp buna göre çocuk yetiştirmek sınır belirlemek değildir . Sınır koymak bir bencillik ya da saygısızlıkta değildir.
Sınırları bir koruma kalkanına benzetebiliriz. Gerektiğinde kendi alanımızı korumak için kullanabileceğimiz bir unsurdur . Peki neden sınır koymak gerekir?
Hem yetişkinler hemde çocuklar, kendilerine ait alanın neresi olduğunu belirlemeleri için bahçe duvarını net bir şekilde çizmeye ihtiyaç vardır. Bunu gerçekleştirmediğimizde ise bir çok duruma maruz kalabiliriz . Örneğin kişi yapmak istemediği bir şeyi sırf karşı taraf kırılmasın diye onaylayabilir. Sevilmeme , terk edilme korkularından kaynaklı çevresindeki insanlara her zaman evet diyebilir .
Gerektiğinde hayır demenin dürüstlük olduğunu hiç düşündünüz mü? Evet dediğimiz her şey için iç dünyamızda sürekli kendimizle konuştuğumuz , kendimizi kendimize şikayet ettiğimiz mutsuz ve huzursuz bir birey haline dönüşmek hiç de uzak görünmüyor . Merak etmeyin yalnız değilsiniz..
Herkesin duygu,düşünce ve davranışlarının sorumluluğunu alması gerektiğini, sınırları korumak için ise öncelikle sınırlarını belirlemesi gerektiğini düşünüyorum. Sınırlar ihlal edilmiş olsa da inşa edilebilir inşa edilecek bu sınırların geçişe izin verecek kadar saydam tehlikeyi uzak tutacak kadar sağlam olması gerektiğini vurguluyor H.Cloud Sınırlar kitabında. Sınırları belirmemenin bir ihtiyaç olduğunu düşünüp bize güvenli alan sağladığını unutmayalım .
Seda Turhan
Psikolog | Aile Danışmanı
Kitap önerileri:
Sınır Var Sinir Yok-Akademisyen Anne
İyileştiren Sınırlar -Psikonet
Sınırlar-Henry Cloud
