Hayatımda hiç beklemediğim anda hastalıklar yüzünden acilen ameliyat olmam gerektiği zamanlar oldu .Birinde apandistim patlayacakmıştı , birinde böbrek ameliyatı birinde göbek fıtığı ...vs vs Hepsinde de tek başıma hastanelere gidip tedavi olurken ameliyatım esnasında başımda beni bekleyen bir tek annem ve çoçuklarım oldu .
Bir gece yatakta uyurken böbrek sancısına yakalandım .Özel sağlık sigortam olduğu için özel hastaneye gittim .Çok güzel bakıldım .Tahlil ,emar ...vs aynı gün içinde oldu .
Benden 10 yıl geriye dönüş gittiğim tüm üroloji dr raporlarını istediler .Gittiğim tüm hastanelere gidip dr raporlarını tek tek toplamak zorundaymışım .O kadar sinir oldum ki , o hışımla şehir hastanesine gidip rast gele bir üroloji dr na girdim .O dr da bana aynısını deyince orada apar topar ameliyat olmaya karar verdim .
Böbreğimin kanalını taş tıkamış 17 milim oda acilen kırılması gerekiyormuş aksi halde böbrek işlevini yapamazmış ve kaybedebilirmişim .Kapalı lazer ile ameliyat oldum .İşler ters giderse açık ameliyata alırım dedi doktorum .Çok pis ve acı dolu bir ameliyattı .Kan işeme ,kusmalar ağrı sızı öyle hafife gelen bir şey değil.Doğum sancısından beter deniliyor böbrek ağrısına .Narkoz alınan hiç bir ameliyat basit değildir ....
Basit olsa narkoz verilmez zaten .Böbreğime stent takıldı .Bir hafta evde dinlendim .Daha önceden İtalya programı gezimi yapmıştım doktoruma gelince olayım ameliyatı dedim "olmaz geç kalırsın hatta gitme bu geziye dedi "Yeşil pasaportum yok ,parasını ödemişim ,başka zaman gitme şansım olamazdı .Kendimi yormadan bu geziye de katıldım .Orada 1 hafta gezdim 2500 km otobüsle yol kat ettim şükür hiç bir şey olmadı .Ama ülkeme gelince yine başladı kan işlemeler ,kusmalar öyle böyle değil .Belki 2 kova kan işedim kan şekerim düşmeye başladı .Tansiyonum 16 lılara çıktı .Ben kimseye bir şey belli etmedim ama ciddi manada çöküyordum dayanamıyordum acıya ilaçlar ile geziyordum .Bu arada sokakta ağzı , bacağı yaralı kedi gördüm onu o vaziyette bırakamazdım aldım tedavi için barınağa götüreyim derken beni fena halde ısırdı .Parmağım enfeksiyon oldu , şişti .Bu acılara nazaran kedicik keşke iyi olsaydı .Barınak çalışanı elinden kaçırdı .Bende onca acıya , emeğe boşuna maruz kaldım , çok üzüldüm kaçtığına .Ertesi günü ameliyata gittim parmağımı gören doktor ve hemşire bu vaziyette seni ameliyat edemeyeceklerini söylediler.Enfeksiyon riski varmış .Acile gittim parmağım için tedaviye başladım .Hem parmağım ,hem böbreğim derken acılarla geçti bir hafta .
Sonunda yatabildim hastaneye ;
Ameliyata giderken sedyede radar oldu gözlerim .Etrafıma bakıyorum ilginç gelen ortama .Bahçemde giydiğim naylon çizmelerin beyazını görünce şaşırdım . Doktorum giyermiş bu çizmeleri "böbrek yıkarken kullanır " dedi hemşire .Kocaman pano da "PORTAKALI DA MESANEYİ DE SIKMA YAZILMIŞ SIKILMIŞ PORTAKAL RESMİ ÇİZİLMİŞ " güldüm bu yazıya . Şehir hastanesinde 30 adet ameliyathane bölümü varmış .Şaka gibi her gün değişik hastalıklardan da 98-99 hatta 100 kişi ameliyat oluyormuş . Beni sedyede taşıyan kişiye sorular sorup sohbet ediyordum .İçinde bulunduğum stresi yok etmek için harika bir çözüm sohbet etmek .Aksi halde o heyecanın üstünden gelemez tansiyonum çıkabilirdi . Son model modern makinalar , gencecik hemşire ve çalışanlar çoğunluktaydı 17 yaşında hemşire bile vardı , sohbet ettim ameliyata giderken onunla .Tabii ameliyat hanenin soğukluğu ,el ,kol bağlanması haliyle bir yerlerin kesilmesini bilmek , ameliyata girmeden en az 10 tane kabul ediyorum ,onaylıyorum deyip imzaların atılması üstünüze takı ,takma diş ,kıyafet kısacası anadan doğduğunuz gibi olup üstünüze bir ameliyat önlüğü verilip geniş bir alanda sedye üstünde beklerken , yanınızda sizin gibi ameliyata girecek bayanların , karşı sıra erkeklerin ,yan taraf ise çoçukların olduğu geniş bir alanda beklerken aklıma ne mal ,ne para ,ne aile ,ne çoçuklar açıkçası kimse gelmiyor . " Allahım ne olur iyi olayım da çıkayım " diye dua ediyorum .Oysa yaşarken o kadar gereksiz kişilere kendimi üzmüşüm ki ! Ne için ? Kim için ? Ölürken yanımıza sadece bir kefen götüreceğiz tabii o da nasip olursa ! O zaman niye bu kavga ? niye bu hırs ? Ameliyat sonrası kaldığım yogun bakımda kimi bağırıyor , kimi inliyordu .Karşımda saat sadece ona bakıyordum hissizce .Kimsenin acısına üzülmeden .Konuşmadan .Narkozun etkisiyle acıda duymuyordum ,başkasının acısına da üzülmüyordum .Film izler gibi sadece bakıyordum .
Aynı oda da kaldığım bayan talihsiz ameliyat sonucunda önce beyin kanaması ,sonra da felç olmuş 5 aydır hastanelerdelermiş .1 ay yoğun bakımda kalmış .Eşi kendisine refakatçi kalıyordu .Eşine o kadar güzel ilgi ve alaka ile bakıyordu ki hayran kaldım .Yürümekte zorlanan eşini tuvalete götürüp , kapının dışında bekliyor ,sonra onu yatağına götürüyordu .İlacını içirip ,kremini sürdükten sonra kendine zaman ayırıyordu .Kendisine de dayanamadım dedim Rabbim sevgi ve saygılarını bozmasın .46 yıllık evliyiz dedi eşi .Bana bir şey olsaydı eşimde bana bakardı ,o benim çoçuklarımın annesi dedi .Görmedim ,duymadım böyle sevgi ve saygı.
Gözlerim öyle şeyler gördü ki ; hasta eşine misafir gibi gelip gideni de gördüm ,hatta tenezzül edip gelme zahmetinde bulunmayanını da ....Bırakın eşi , annesine ,babasına gelmeyen evladı da gördüm .Ne hastaneye ne mezarlığa .
Böyle olunca tanık olduğum bu sevgi beni derinden etkiledi .
O gece ameliyat sonrası yatağımda gizli gizli ağlamama sebep oldu .Böyle güzel sözleri en ihtiyacım olduğu anda hiç bir ameliyat anımda duymadım .Kendime kızdım ,kendime acıdım , neden dedim neden? nerde , nasıl hata yaptım da böyle bir ilgiyi hak etmedim ? Sabaha kadar uyuyamadım migrenim tuttu .Yine kendimi sorgularımla hasta ettim .Oysa BENDİM KIYMETLİ OLAN .BEN VARSAM ETRAFIMA IŞIK SAÇAR YA DA O IŞIĞI KAPATIRDIM .Demek ki ben bakmayı ,görmeyi ,seçmeyi ,sevmeyi bilmemişim .KENDİME DEĞER VERMEYİ BİLMEMİŞİM .İki tatlı lafa inanmışım ,herkesi kendim gibi dürüst sanmışım .
Yabancı evliliklerde ; HASTALIKTA ,SAĞLIKTA ,İYİ GÜNDE ,KÖTÜ GÜNDE EVET deniliyor ya işte ! Sevgi ,sadakat ,saygı gerisi ise teferruat !
ATA'larımız boşuna dememiş yalandan hastayım de bakalım kimler gelecek , sıkıntıdayım de , borç iste , kimler verecek ? Sağolsun sosyal medya sayesinde arayanım da soranım da çok oldu durumuma üzülenimde oldu ,oh deyip sevinenlerde."Doğrucu davut sevilmezmiş misali " Hatta hastanede berbat durumdayken kolumda serumlar varken o halde iken beni derinden üzenler oldu .Adice yaptıkları ihanetleri öğrenerek .Dost sandığım ,güvendiğim kişilerin aslında beni hiç hak etmeyen kişiler olduğuna tanık oldum .Benim arkamdan iş çevirip , aptal yerine koymaya çalışan kişilerin gerçek yüzlerini geçte olsa gördüm .Ben değil onlar kaybetti .
Bir tek şunu öğrendim bu kötü günlerimde ağlarsa anam ağlar gerisi yalan ağlarmış .Kimse için de onurumdan , kendimden taviz vermeye deymeceğini yaşayarak anladım . Dünyanın da en büyük zenginliği sağlıkmış .İyi günde herkes yanımızda olur , zor günlerde yanımızda olan kişiler gerçek dost arkadaştır ,gerisi ise teferruat .
Sağlıklı , hastalıksız , değerinizi bilen kişiler ile güzel yarınlara...