Şubat ayı itibariyle ülkemizde geçen sene 6 şubatta yaşanan (Asrın felaketi ) adıyla adlandırılan depremin ne acı ki yıl dönümüne geldik .
Zaman ne kadar da acımasız diyeceğim ama birde ,zamanı acılarla yaşayanlara sormak gerekir .Bize göre hızlıca geçen zaman bazılarına göre hiç geçmemiş ,olduğu yerde saymış,hatta binlercesi "keşke zamanı geri alabilsek " diye için için haykırıyorlar .
Depremler, doğal afetler olurken ; hırsız müteahhitler ya da iş bilmeyen belediye yetkilileri yüzünden ne yazık ki felakete dönüşüyor .Oysa Japonya gibi gelişmiş ülke de hemen hemen her gün depremler oluyor, kimsenin de burnu dahi kanamıyor .Bazı binalar 33 kattan başlarken bazısı 64 kata kadar çıkmakta imiş .Çelik konstrüksiyon binalar yapan müteahhitler halkının canını , malını koruyor .Halkına değer vermenin göstergesi başka nasıl olur ki ? En garibi de ne biliyor musunuz ? Japonya'nın dini inancı ise çoğu ateist .
Buna nazaran Japonlar en şiddetli depremlere bile dayanan ,her gün sarsılan sağlam binalar yapıyorlarsa ,bizde bu kadar Allah korkusu ve inancı varsa neden olmasın ?
Allah'tan korkmayan ,kuldan utanmayan her cuma Allah'ın evine gidip dua eden , binalara "Allah'ın mülkü "diye isimler takıp binaların demirinden ,çimentosundan çalıp fahiş fiyatlara satıp halkımızı diri diri mezarlara gömen kişilere nasıl inanıp ,güveneyim ?
Eksi 20 derece de enkazın altında diri diri ölümü bekleyen binlerce kişiyi nasıl unuturum .Ekran başında kıriz geçirip elimiz kolumuz bağlı kaldığımızı ben ve benim gibi binlerce kişi unutmadı bu acı felaketi .Balık hafızalı olan kişiler ise unutup gider .
" Kader değildir bazı ölümler" .Başkalarının hatalarının bedeli masumlardan çıkmamalı .
AKP İstanbul belediye Başkan adayı Murat Kurum 130 bin kişi asrın felaketinde öldü demiş .Bence en az 250 bin kişi öldü ,kayıplar ise en acısı .Başkan adayı yine İstanbul da beklenen deprem olursa Türkiye biter ,bayrak iner gibi söylemler yaptı geçenlerde TV'de .
Yıllardır beklenen İstanbul depreminde niye şimdiye kadar önlem alınmadı ? Geçmişte ki siyasetçiler ne yaptılar İstanbul için ? İstanbul Türkiye'nin başkenti değil .Ekonominin can damarı ,en kalabalık şehri asla bir şey olsun istemem uzun yıllar yaşadığım beni ben yapan şehrime .Ama oldu da bir şey olsa bile bayrak da inmez ,ezan da susmaz Türkiye de bitmez .
Ülkemiz bu kadar güçsüzde değil .Bırakın artık korku salmayı .Türkiye'nin her yeri değerli ,her yeri kutsal .Siyaset için ezanı , dini ,bayrağımızı artık kullanmayın .Herkesin dini ,imanı ,inancı kendine .
Dinsiz Japonya'yı örnek alın , onurluca bu halk ve ülke için yaşanılası nasıl güzel şehirler yaparım onun kavgasını verin ,yaklaşan seçimler için .
Kibrit kutusu gibi binalara hapis etmeyin bizleri .Mezarımız olmasın en kutsal ,huzurlu dişimizden ,tırnağımızdan zorluklarla aldığımız evlerimiz .Tuzu kuru olanlar müstakil villalarda korkusuzca yaşarlar ama herkes o azınlık kadar şanslı değil ne yazık ki .
İmara açılmayan ,imara izin verilmeyen ya da yanlış imar projeleri yüzünden halkı yani bizleri halkı cezalandırmayın artık siyasetçiler "
Yaklaşan her seçimde kendi istikrarları ve ehemmiyetleri için halkın oylarına ihtiyaç duyup sahalara inen daha sonra ortalarda gözükmeyen,yanlarına yaklaştırmayan , verdikleri vaatleri yerine getirmeyen siyasetçileri de unutmayın derim .Kısacası ; Balık hafızalı olmayın !
Benim refahımı ,yaşamımı düşünmeyeni bende düşünmem .Hani bir deyim vardır "Başımın üstü de , ayağımın altı da müsait " siyasiler için artık bunu düşünüyorum .Beni düşüneni başımın üstünde taşır ,düşünmeyeni ayağımın altına alırım .Siyasi koltuk için camiye gitmeyenleri camilerin bahçesinde ,pazarlarda görünce hadi beni kandırdın , Allahı' da mı kandırırsın diye demeden edemiyorum .Koltuk sevdası için bu kadar küçülmenin anlamı olmamalı .Koltuklar gelir gider .Yapılanlar ise asla unutulmaz .
Bazı kişiler adını altın harflerle yazdırır , bazısı ise lanetler ile .O sebeple hangi işi yaparsanız yapın güzellikler ile yapın ,severek yapın ki halkın sevgisini de ilgisinide alın sevgili siyasetçilerim!
Yaşamın tekrarı yok .O sebeple bende gelişmiş ülkelerde ki gibi, deprem korkusu olmadan korkusuzca evlerimizde can ve mal güvenliğimizle ,refah seviyede ,insanca ayrımlar olmadan yaşamak istiyorum .Siyasetçilerden bunun sağlanmasını hakkım olanı talep ediyor ve de İSTİYORUM .
Bana bu güzellikleri verene bende bir vatandaş olarak oyumu verip onları yüceltiyorum .