HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 05 MART 2025, ÇARŞAMBA

TUT BENİ EY ORUÇ!

04.03.2025 00:00
Günlük hayatın keşmekeşinde, çoğu zaman ölümü, hesap gününü ve ebedi hayatı unuturuz.
Oysa dünya, fırtınalı bir denizde süzülen bir gemi misali; bazen dalgalar savurur, bazen sular durulur, ancak asıl önemli olan gemiyi sağ salim limana ulaştırabilmektir.
İşte bu liman, ahirettir. Bizler için dünya, ebedi bir konak değil, sadece yolculuğun bir durağıdır.
Ve şimdi, bu kutlu yolculuğun en güzel mola noktalarından birindeyiz: 2025 yılının Ramazan ayında!
Ramazan Ayı: Manevi Bir Bahar Mevsimi
Siz bu satırları okuduğunuzda, on bir ayın sultanı Ramazan'ın dördüncü gününe girmiş olacağız.
Gözlerinizi kapatıp bir an durun ve düşünün: Geçen Ramazan'da birlikte iftar açtığınız insanlar nerede? O sıcak tebessümler, o tatlı sohbetler belki de birer hatıraya dönüştü.
İşte bu yüzden Ramazan'a her eriştiğimizde ona sımsıkı sarılmalıyız. Çünkü kimseye bir sonraki Ramazan'ın garantisi verilmedi.
Ramazan, tıpkı kurak bir toprağa yağan bereketli bir yağmur gibi, ruhumuzu arındıran, kalbimize şifa veren bir zaman dilimidir. Bu mübarek ay, yalnızca mideleri değil, gönülleri de doyuran bir sofradır.
Oruç: Ruhun ve Bedenin Terbiyesi
Oruç, yalnızca aç ve susuz kalmak değildir. O, bir sabır imtihanıdır, bir irade eğitimi ve ruhun arınma yolculuğudur.
Açlık ve susuzluk, bizlere yoksulların hâlini öğretir, şükrü hatırlatır.
Nefsimizle olan mücadelede, irademizi güçlendirir, kendimize hâkim olmayı sağlar.
Kalbimizi kin ve nefret gibi kirlerden arındırarak, affetmenin huzurunu yaşatır.
Tıpkı durgun bir gölde atılan taşın yaydığı dalgalar gibi, oruç da insanın tüm benliğine nüfuz etmelidir. Sadece mide değil, dil, göz, kalp ve eller de oruç tutmalıdır.
Dilin orucu: Dedikodudan, yalandan, kırıcı sözlerden uzak durmaktır.
Gözün orucu: Harama bakmaktan sakınmalı, dünyaya ibret nazarıyla bakmaktır.
Kalbin orucu: Kötü duyguları terk etmeli, affetmeyi ve merhameti kuşanmalıdır.
Ellerin orucu: Hakkı olmayan bir şeye uzanmamalı, hayır yolunda çalışmalıdır.
İşte bu şekilde tutulan bir oruç, insanı adeta ruhani bir yükselişe taşır.
Ramazan: Affetmenin, Paylaşmanın ve Yeniden Doğmanın Vakti.
Bu ay, yalnızca aç kalmaktan ibaret değildir. O, merhametin, sabrın ve affetmenin zirveye ulaştığı, ruhların yeniden doğduğu bir iklimdir.
Ramazan, kırık kalpleri onarmak, dargın gönülleri barıştırmak için bir fırsattır. Bu ayda, bir yetimin başını okşamak, fakirin sofrasına bir lokma ekmek bırakmak, dualarımızı sadece kendimiz için değil, tüm insanlık için yükseltmek gerekir. Özellikle Gazze'deki Müslüman kardeşlerimiz için.
Tıpkı bir bahar yağmurunun toprağa can vermesi gibi, Ramazan da ruhlarımızı diriltir. Bir hurma tanesiyle iftar açarken, dilimizde dualar yükselirken, içimizde tarifi imkânsız bir huzur hissederiz. Çünkü oruç, insanın sadece midesini değil, kalbini ve ruhunu da doyuran bir ibadettir.
Ramazan'da kazanılan güzellikler, bayram sabahıyla birlikte son bulmamalıdır. Ramazan, bir ay boyunca bizleri terbiye eden bir mektepse, buradan mezun olanlar bu güzel hasletleri hayatlarına taşımalıdır. Oruç sadece Ramazan ayına hapsedilmemeli, hayatımızın tamamına sirayet etmelidir.
Öyleyse bu mübarek ayı en güzel şekilde değerlendirelim. Kalplerimizi temizleyelim, affetmeyi bilelim, muhtaçlara el uzatalım ve Ramazan'ın manevi bereketinden en iyi şekilde faydalanalım.
Ve en içten dualarımızla seslenelim:
Ey sabrın ve arınmanın vakti, ey ruhu yücelten ilahi disiplin! Açlıkla terbiye edilen nefsimize sabrı öğret, susuzlukla arınan kalbimize merhameti fısılda. Gün doğarken başlayan bu kutlu yolculukta, midemizi olduğu kadar gönlümüzü de temizle.
Gözümüzü haramdan, dilimizi kırıcı sözlerden, kalbimizi kin ve nefretten koru. Sofralarımızda bereket, dualarımızda derinlik, bedenimizde sağlık, ruhumuzda huzur bırak. Bizi yalnızca açlıktan değil, gafletten de alıkoy.
Tut Beni Ey Oruç!
Ey oruç tut ki beni, dilim yalan söylemesin, dedikodu yapmayayım. Tut ki sevdiklerimin kalbini kırmayayım. Dilimle gönülleri yaralamayayım. Ey oruç beni tut ki kulağım kem söz işitmesin. Beni tut ki öfkemi yenebileyim, sabırlı olmayı öğreneyim.

 
Hüseyin TURHAN / diğer yazıları
•TUT BENİ EY ORUÇ! 04 00:00:00.03.2025
•SÖZ GÜMÜŞSE SÜKUT ALTINDIR 25 00:00:00.02.2025
•Sarıcakayalı Ali Aydın 18 00:00:00.02.2025
•Porsuk ile Harşit’in Dostluğu 11 00:00:00.02.2025
•SANAT DOLU BİR GÜNDÜ 04 00:00:00.02.2025
•İhmaller Zinciri Paçalardan Akıyor 28 00:00:00.01.2025
•Gençler İçin Yarıyıl Tatili Tavsiyeleri ve Dijital Tehlikeler 21 00:00:00.01.2025
•Şehirlerdeki Birlik ve Beraberliğin Mühürleri 14 00:00:00.01.2025
•KALEMLERİN BULUŞTUĞU SOFRA 07 00:00:00.01.2025
•2024 PANORAMASI 31 00:00:00.12.2024
•ZEYTİN FİDANI DAĞITIM TÖRENİ 24 00:00:00.12.2024
•SURİYE'NİN ÇÖKÜŞÜ VE TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ 17 00:00:00.12.2024
•Babamın Ardından...11 Yıllık Özlem 12 00:00:00.12.2024
•ÖNCE LİBYA SONRA IRAK, ŞİMDİ SURİYE! SIRADA Kİ? 10 00:00:00.12.2024
•Sosyal Belediyeciliğin Lezzetli ve Ekonomik Yüzü 03 00:00:00.12.2024
•Çürümenin Son Örneği:  Yenidoğan Çetesi 26 00:00:00.11.2024
•Yoksulluk Çizgisinin Altında Bir Geçim Mücadelesi 19 00:00:00.11.2024
•Bir Milletin Küllerinden Doğan Ölümsüz Lider 12 00:00:00.11.2024
•Kasım Ayının Derin Hüznü 05 00:00:00.11.2024
•FETÖ ÜZERİNDEN CUMHURİYETİ YAZI+YORUM 29 00:00:00.10.2024
•Gelen Bir Kargo ve Abla Gerçeği! 22 00:00:00.10.2024
•Köftesini Yiyelim Ama Yusuf’u Yedirmeyelim! 15 00:00:00.10.2024
•GAFLETİ UZUN OLANIN DEVLETİ YOK OLUR 08 00:00:00.10.2024
•EMİRDAĞ PROGRAMINDA GURBET-SILA DÜŞÜNCELERİ 01 00:00:00.10.2024
•AKLINIZDAN DAHİ GEÇİRMEYİN! 24 00:00:00.09.2024
•Masum yüzlü Narin! 17 00:00:00.09.2024
•Yeni Eğitim-Öğretim Yılında Beklentiler ve Fırsatlar 10 00:00:00.09.2024
•Güzün Sessiz Büyüsü: Yaprakların Dansı ve Sonbahar 03 00:00:00.09.2024
•Sarıcakaya’nın Yeşil Altını: Zeytin Üreticileri Birliği Kuruluyor 27 00:00:00.08.2024
•Eskişehir Örneğinde Gençliği Tehdit Eden Dijital Tehlikeler 20 00:00:00.08.2024
•Eskişehir’in Altın Yarası: Alpagut ve Atalan’ın Mücadelesi 13 00:00:00.08.2024
•Eskişehir ve Gümüşhane: İki Kadim Şehrin Ortak Kaderi 06 00:00:00.08.2024
•Sokak Hayvanları: Merhamet ve Güvenlik  Arasında Bir Denge 30 00:00:00.07.2024
•RAKAMLARLA YKS 2024’ÜN İÇLER ACISI HALİ 23 00:00:00.07.2024
•15 Temmuz: Milli Birlik ve Beraberliğimizin Zaferi 16 00:00:00.07.2024
•GENÇLER SİZE GÜVENİYORUZ 09 00:00:00.07.2024
•BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 02 00:00:00.07.2024
•Milli Takımımızın Avrupa Serüveni ve Gurur Dolu Anlar 25 00:00:00.06.2024
•KURBAN VE BARIŞ KESKİN 18 00:00:00.06.2024
•Kurban Bayramını Yazı+yorum 11 00:00:00.06.2024
•ESVAK 04 00:00:00.06.2024
•PAZAR GÜNÜ LGS VAR 28 00:00:00.05.2024
•ZEYTİNYAĞLI YİYEMEM AMAN! 21 00:00:00.05.2024
•Dün Doktorlardı Bugün Öğretmenler! 14 00:00:00.05.2024
•AHMET ATAÇ’I ZİYARET 07 00:00:00.05.2024
•TELEVİZYONLARDAKİ PEMBE DİZİLER 30 00:00:00.04.2024
•YÜRÜYEN KÖŞK 23 00:00:00.04.2024
•RAMAZAN BAYRAMI İZLENİMLERİ 16 00:00:00.04.2024
•GEÇMİŞTEN BUGÜNE “AYŞE ÜNLÜCE” 09 00:00:00.04.2024
•HAVA SOĞUKTA OLSA PARKLARDA OTURABİLİRMİSİNİZ? 02 00:00:00.04.2024
•YEREL SEÇİMLER ÜZERİNE BİR ANKETİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ 26 00:00:00.03.2024
•ŞU HEKİMLER VAR YA! 19 00:00:00.03.2024
•RAMAZANIN GETİRDİĞİ BİR DEMET GÜZELLİKLER 12 00:00:00.03.2024
•BOYU KADAR YERİN ALTINDA OLANLAR 05 00:00:00.03.2024
•106 YIL SONRA ESKİŞEHİR’DE… 27 00:00:00.02.2024
•EMEKLİLER KERVANININ YENİ ÜYESİ 20 00:00:00.02.2024
•Perşembe Akşamı İzlenimlerim! 14 00:00:00.02.2024
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--






logo

   E-posta: bilgi(@)eskisehirdenhaber.net
Tüm hakları Eskişehirden Haber adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr