HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 15 OCAK 2025, ÇARŞAMBA

ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZ MUHABBETLERİM LXXVVI

03.01.2025 00:00
   Bugün de Türk Tarihimize acı anılarla kazınan  "Sarıkamış Olayı"nı hatırlatarak kahramanlarımızı yad etmek istedim.
      "  Yıl 22 Aralık 1914
      ...Yer Sarıkamış...
       Bundan tam 110 yıl  önce..
       Dün gibi….   
       Osmanlı ordusu 22 Aralık 1914'te 75 bin 660 savaşçısıyla toplam 118 bin 660 kişilik 94 piyade taburu,20 süvari bölüğü ve 228 topuyla "Sarıkamış Kuşatması" adıyla tarihe geçen harekata başladı.
Oysa o sabah,dehşetli bir kar  fırtınası ve tipiyle açılmıştı.Hava çok kötü olmasına rağmen ilk gün,harekat planı aynen uygulandı.İkinci gün kar ve tipi aman vermiyordu.Erzak ve teçhizat ileri hatta taşınamıyordu.Askerler aç ,çıplak,donanımsız ,yalınayak başı açık durumdaydı.Zemheriler diye bilinen en soğuk günlerdi ama asker dinmek bilme bir tipi altındaydı.
   Oysa Enver paşanın gelip taarruzu başlatması,felaketin de başlangıcı olacaktı.
   Mehmetçikler durmaksızın yürüdüler.O isimsiz kahramanlar  dönmeyi düşünmediler.Açlık ve yorgunluk soğuk aman vermiyordu.Artık savaşmak için değil hayatta kalabilmek için yürüyorlardı.Arada sırada rus askerleri ile çatışmaya giriyorlardı.
    O gün Sarıkamış'ta 60 bini donarak olmak üzere 78 bin  vatan evladını şehit verdik.
    1914 yılının 15-22 Aralık tarihleri arasında, Sarıkamış yakınındaki Allahuekber dağlarında, Kars'ı Ruslardan geri almak için harekata katılan 60 bin asker donarak öldü.
    Başkumandan vekili Enver Paşa büyük bir güçle, Rusları hiç beklemedikleri bir yerden, Allahüekber dağlarından aşarak vurmayı ve Kars'ı yeniden vatan topraklarına katmayı hedeflemişti.
    Allahuekber dağlarının yer yer 2-3 bin rakımlı geçitlerinde ısı sıfırın altında 30 dereceye kadar düşüyordu. Türk askerlerinin büyük bölümü ise çölden gelmişti ve üzerlerinde yazlık üniformalar vardı.
       Sarıkamış'ta dondurucu soğuk altında askerlerimizin durumunu Kurmay Subay Şerif Bey "Sarıkamış" adlı kitabında şöyle anlatıyor:
     "Yol kenarında karların içinde çömelmiş bir asker, bir yığın karı kollarıyla kucaklamış, titreyerek, feryat ederek dişleriyle kemiriyordu. Kaldırıp yola sevk etmek istedim. Beni hiç görmedi.Zavallı çıldırmıştı. Bu suretle şu lanetli buzullar içinde biz belki on bin kişiden fazla insanı bir günde karların altına bıraktık ve geçtik".
     Rus Kafkas Ordusu Kurmay Başkan Vekili Dük Aleksandroviç  Pietroviç  Sarıkamış'ta gördüklerine anılarında şöyle yer vermiş:
    "İlk sırada diz çökmüş 9 kahraman. Mavzerleriyle nişan almışlar, tetiğe asılmak üzereler ama asılamamışlar... İkinci sırada cephane taşıyanlar var, sandıkları bir avuçlamışlar ki, kainattan hırslarını almak istiyor gibiler. Öylesine kaskatı kesilmişler... Ve sağ başta Binbaşı Nihat. Dimdik ayakta, başı açık, saçları beyaza boyanmış, gözleri karşıda...Allahuekber dağlarındaki son Türk müfrezesini teslim alamadım. Bizden çok evvel, Allah'larına teslim olmuşlardı."
     Allahuekber dağları, 37 bin şehit verilerek aşıldı ve Sarıkamış kuşatıldı. Sarıkamış kuşatma harekatı aşırı soğuk ve açlık yüzünden, hedef ele geçirilemeden, 5 Ocak 1915'de sona erdi.
     Osmanlı Ordusu bu dağlarda, 60 bini donma sonucu tam 78 bin şehit verdi. Rus birlikleri de bu savaşlarda 32 bin askerini kaybetti."
    O savaşta  tam 90 Bin  arslan parçası yiğit vatan evladı, kar demedi, kış demedi, soğuk demedi, geri dönmeyi  bir an bile düşünmediler..

  Sarıkamış yiğit şehitlerimizin anısına ,degerli şairlerimizden Fikret GÖRGÜN'ün 1.lik  ödülü  almış şiirinden birkaç mısrayı ve  dip notunu  almak istedim.

                                               BURASI GÜL BAHÇESİ, BURASI SARIKAMIŞ         
Yedi iklim, dört diyar kuşatırken hayaller,               Yurdumuz baştan başa yanarken için için
Altımızda dürüldü art arda çamlı beller.                  Mevzu bahis vatandır, sormayız neden, niçin?
Destanların şahidi dağlar, deryalar, çöller...          Tereddütsüz yürürüz istikamet olsa Çin!
Mehmetçiğin son celbi, kurası Sarıkamış,                Erzurum ile Kars'ın arası Sarıkamış,
                                                                                           Burası gül bahçesi, burası Sarıkamış
                     
taş kesti ayaklarım, benden değil ellerim.        Düşünceler dumanlı, efkâr efkâr üstüne.
Gönülden süzülenler hep ilkbahar üstüne.          Bir ağaç kuytusuna sığınmış hayallerim.
Bu benzersiz destanı yazmayın "kar üstüne"!     Mahşerde gerçekleşsin ilâhî emellerim.
Nice altın sayfanın tuğrası Sarıkamış,                 Tarihimin kanayan yarası Sarıkamış,
Burası gül bahçesi, burası Sarıkamış!                 Burası gül bahçesi, burası Sarıkamış!

 Ve Fikret GÖRGÜN'ün dip  notu
"Kar çiçeği oldular baharla birlikte kardelene döndüler… Kır çiçeği oldular yaz mevsiminde burcu burcu koktular….. Bu cennet vatana buzdan bekçi oldular.. Bu nasıl bir aşktı ki, tarihi dondurarak tarih oldular."

KISSADAN HİSSEM DOSTLARIM
          Sevgili Okurlarım
      O  yiğitlerin bedenleri karlar altında kaldı ama yüreklerindeki cesaretin ateşi bir milletin bağımsızlık yolunu açtı..
      Bilinsin ki, o ateş bizim gönüllerimizde hiç sönmeyecek !
      Şehadete  yürüyen kahramanlarımızı     rahmetle  ,şükranla ve hasretle  anıyorum.
     Bu konuda sayısız makaleleri ve araştırmaları olan kadim dostum can abim Kars Sarıkamışlı Judocu  , Prof.Dr.Bingür SÖNMEZ 'i   saygıyla anıyor ,sağlıklı ömürler diliyorum.
    22 Aralık 1914'te Vatanı için Donarak Hakk'a yürüyen Sarıkamış Şehitlerimizi, Rahmet, Saygı ve Minnetle anıyoruz. Ruhlarınız şad mekanlarınız Cennet olsun..
  "Benim oğlum can verirken çiçekler çığrışıp açtı." diye çığlık atmıştır sayısız ana yüreği bu coğrafyada.
    Daha acısı ise evlatlar donarken yürekler yanıp kavruluyordu.
    Ya sessizce karların arasında kayboluveren çocuğuna seslenen şu ana yüreğine ne diyelim?
İbrişimin kozaları / Batsın Avşar kazaları / Sarıkamış'ta kırıldı / Gonca gülün tazeleri.
Yüzbaşılar yüzbaşılar / Tabur taburu karşılar / Yağmur yağıp gün değişin / Yatan şehitler ışılar.
     Sarıkamış 'ta solan ana kuzularına saygıyla sevgiyle hürmetle.
Mekanınız  cennet olsun arslan parçası yiğitlerim.Bu millet sizi hiç unutmayacak.

   01.01.2025
Mustafa Uğur YÜCEL
Türk Dili ve Edebiyat Öğretmeni

 
Mustafa Uğur YÜCEL / diğer yazıları
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--







logo

   E-posta: bilgi(@)eskisehirdenhaber.net
Tüm hakları Eskişehirden Haber adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr