HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 19 EYLÜL 2024, PERŞEMBE

BELEDİYE OTOBÜSÜ

01.07.2024 00:00
Eskişehir'in planlaması zamanında tüm insanları şehir merkezine toplamak olduğu için
mahalleler akın akın Hamamyolu ve çevresinde dolup taşmaktadır.
Nüfusun az olduğu yıllarda belki bir sakıncası yoktu, ama şimdi öyle mi..? Otopark yetersizliğinden dolayı özel
araçlarla alışverişe gitmek imkansız hale geldi. Şehrin kalabalığını merkezlere taşıyan ve
geri götüren toplu taşıma araçları da hem kendini geliştiremedi hem de yetersiz kaldı.
Mecburiyetten bu eziyet içerisinde ne zaman gidilse dükkânlar tıklım tıklım halkımız çoluk
çocuk yazın sıcağında kışın soğuğunda girip çıkmaktalar.
Büyük bir eda ile vitrinlerde gezerken o güzel gözleri ile alışverişlerin piri kadınlarımız, dükkânlarda giysi ve ayakkabı
giyip çıkarmaktan usandıklarına da hiç şahit olmadım…
Sıradan bir Eskişehir günüydü; saçlarındaki parlayan yıldızlarıyla galaksiyi andıran ve
yüzündeki çizgileriyle gülümseyen bir amcamıza, yengemizin bir siparişi olacaktı ki, o da
kalabalıklarda kendine bir yer bulmuştu.
Caddeler, sokaklar, marketler derken elinde bir iki poşetiyle hava kararmaya yakın eski terminal karşısındaki ve önünde insan topu olmuş
kalabalık otobüs durağına varmak üzereydi. Bir otobüsün yaklaşmakta olduğunu görerek,
otobüsün önündeki yazısını okumaya çalıştığı halde yetişmek için dizindeki ağrılara
aldırmadan koşturmaya başladı. Kararan gözleri ile otobüs ön camının üstünde bulunan ve
yanıp sönen yazıyı okumaya çabalarken, otobüse binmeye çalışan kalabalığa da karışmış
oldu. Amcamız Yenikent'te Diş Hastanesi'nin yakınlarındaki bir evde ikamet ediyordu ve
çarşıya gittiği zamanlar 32 numaralı Yenikent otobüsü ile evine dönüyordu her zaman…
Otobüsün yan tarafında göz hizasında hat numarası ve hat güzergâhı yazmadığı için
otobüsün önündeki yazıyı okumaya çalıştı.
Yazı dijital bir yazıydı ve kayarak yanıp sönmekteydi, adeta okutmamak üzere. "…..kent" yazısını, 2 ve 3 rakamlarını ancak
seçebilen gözleri ile otobüsün merdivenlerinde buldu kendisini. Kartını okuyucudan
geçirdikten sonra otobüs içinde ilerleyerek kendisine bir yer bularak oturdu. Oturur oturmaz
otobüs içerisinde seyir güzergâhının olduğu bir tabela ararken kaptan da sesli bir şekilde
birinci vitese atarak hareket etmişti bile… İçine bir kuşku girmişti ya, huzursuz ve panik hali
malum. Otobüsün içinde nereye gidildiğine dair hiçbir şey bulamayan amcamız, karşısında
oturan genç delikanlıya aracın Yenikent'e mi gittiğini sordu.
Genç delikanlı elinde telefon ve saçlarının arasında kaybolan kablo ile bir şeyler dinlediğini sorusuna cevap alamayınca,
durumu anladı. İşaret edince, kulaklıklarını çıkartıp amcamıza doğru ne olduğunu anlamaya
çalışarak boş boş bakındı genç delikanlı. Amcamız sorusunu tekrarlasa da genç delikanlının
bilinci henüz yerine gelmediği için, bilmediğini yarı anlaşılır şekilde mırıldandı. Amcamızın
telaşesi tavan yaparken otobüs de Atatürk Bulvarına doğru gitmek için kırmızı ışıkta
durmuştu. Yanlış otobüse bindiğini anlayarak hemen ilk durakta inip bulvarın karşı tarafına
geçerek bir minibüse bindi ve evinin yolunu tuttu…
Anlaşılan, otobüsçüler herhalde amcamıza aldatmaca bir oyun tertiplemişlerdi. Nasıl mı..?
Şöyle ki; Eskişehir'de bilindiği üzere "kent" ile biten iki semtten birisi Yenikent, diğeri de
Batıkent. Bu kentlerden Yenikent otobüs hattının numarası 32, Batıkent otobüs hattının
numarası da 23 olarak belirlenmiş. İlaveten bir de bunun alı var, moru var. Dahası rahat
okunmaması için yanıp sönen kayan led ışıklı yazıları var.
Amcamız şaşırmasın da ne yapsın..? Bu gün Yenikent'deki amcamız oyuna geldi, bakalım bir dahaki sefere
Batıkent'teki amcamız mı, teyzemiz mi oyuna gelir Allah bilir…
Eskişehir ulaşımı nasıl olmalı sorusunu çok yönlü düşünüp, yeniden etüt edilerek; empatiler
yaparak, insan odaklı, ergonomik bir değerlendirme-uygulama yapılması için değişim
zamanı gelmiş de geçmiş bile. Birkaç örnekleme yapacak olursam; her hatta ayrı numara 
verilerek anlaşılır şekilde sadeleşmeli, hat güzergâhları herkes tarafından görülebilecek
şekilde uygun boyutta tabelaya yazılarak otobüsün dört bir yanına en uygun yerlerine
asılmalı, kart okuma ekranları rahat görülebilmesi için büyük ve göz hizasında olmalı,
indirimli kartların vize süresi bittiğinde tam kart olarak işlem yapmaması için uygun çözümler
üretilmeli, duraklardaki otobüs geliş zamanını gösteren elektronik panolar iyi bir uygulama
olup geliştirilmelidir.
Unutmayalım ki; hepimiz bu dünyanın vatandaşı ve bir ağacın meyveleri, bir dalın
yapraklarıyız.

Sevgiyle kalın…

Neyyir ARIBAŞ
Neyyir ARIBAŞ / diğer yazıları
•TÖRE 04 00:00:00.09.2024
•HADDİNİ BİLMEK 03 00:00:00.08.2024
•BELEDİYE OTOBÜSÜ 01 00:00:00.07.2024
•ESKİŞEHİR’E RÖTUŞ 02 00:00:00.06.2024
•ÖLMEZ 20 00:00:00.04.2024
•KADINLAR 09 00:00:00.03.2024
Yorumlar
Gursel cirakli
Cok haklisiniz hocam , sehir ici Trafik lehvalarida ayni durumda ,série gezmeye gelen yabancilar zorlaniyor , cevre yolu giris cikislardada sorun ayni .
Yorumlarınızı paylaşın

--








logo

   E-posta: bilgi(@)eskisehirdenhaber.net
Tüm hakları Eskişehirden Haber adına saklıdır: ©2019-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr