Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleriyle birlikte düzenlenen açıklamada, öğrencilerin haklı mücadelesine destek verildiği vurgulandı.
Son dönemde üniversitelerde giderek artan merkezi denetim ve baskı mekanizmalarına dikkat çeken Demirkol, özellikle rektör atamaları, kayyım uygulamaları ve üniversitelerin karar alma süreçlerine yönelik müdahalelerin yükseköğretimin özerkliğini tehdit ettiğini söyledi. "Üniversiteler, özgür düşüncenin ve bilimsel bilginin üretildiği mekânlar olmalıdır. Ancak bugün geldiğimiz noktada, üniversiteler bu kimliğinden hızla uzaklaştırılmaktadır" ifadelerini kullandı.
Üniversite öğrencilerinin bu baskılara karşı boykot ve direniş kararı aldığını belirten Demirkol, akademisyenlerin de öğrencilerle dayanışma içinde olduğunu vurguladı. "Öğrencilerin olmadığı bir yerde üniversite olmaz, ders yapılamaz" diyerek, birçok akademisyenin dersleri boş bırakma ve hizmet üretmeme yönünde irade ortaya koyduğunu ifade etti.
Eğitim-Sen olarak, akademik kamuoyunun talepleri doğrultusunda 25 Mart Salı günü yükseköğretim alanında çalışan öğretim elemanlarını kapsayan bir günlük hizmet üretmeme kararı aldıklarını belirten Demirkol, "Bu karar, üniversitelerde yaşanan fiili durumu ve akademik özgürlüğü savunma irademizi yansıtmaktadır" dedi.
"Gençlerin Mücadelesi Engellenemez"
Demirkol, iktidarın eğitim politikalarını da eleştirerek, tarikat ve cemaatlerin üniversiteler içine sokulması, liyakatin ortadan kaldırılması, işsiz üniversite mezunlarının artması, mülakat sistemiyle torpilin normalleştirilmesi gibi uygulamaların gençleri umutsuzluğa sürüklediğini söyledi. "Ataması yapılmayan öğretmenler intihara sürükleniyor, umudunu yurt dışına taşımak zorunda kalan gençler yaşama sevincini yitiriyor. Ancak sayısız kötülüğe rağmen gençlik direnmeye devam ediyor" diye konuştu.
Eskişehir'de de üniversite öğrencilerinin kampüslerde, amfilerde ve sokaklarda özgürlük ve adalet talebini yükselttiğini belirten Demirkol, tarihin çarkının doğru yönde ilerlemeye devam ettiğini söyledi. "Gençlik bu ülkenin umududur, yarınıdır. Denizlerden aldıkları mirasla, bağımsız ve demokratik bir Türkiye özlemini dile getirmeye devam ediyorlar" ifadelerini kullandı.
Eskişehir Halkına Çağrı
Açıklamada, geçmişte 1402'lik akademisyenlerden Barış Akademisyenlerine kadar bilim insanlarının baskılara rağmen üniversitelere sahip çıktığı hatırlatılarak, öğrencilerin mücadelesinin de aynı kararlılıkla sürdüğü vurgulandı.
Demirkol, Eskişehir kamuoyuna seslenerek, gözaltına alınan öğrencilerin derhal serbest bırakılması, haklarında açılan soruşturma ve yasakların sonlandırılması çağrısında bulundu. Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri olarak üniversite öğrencilerinin yanında olduklarını belirten Demirkol, yaşanabilecek hukuki ve idari sorunlara karşı destek vermeye devam edeceklerini ifade etti.
Son olarak, demokratik bir ülke, eşit ve özgür bir yaşam talebiyle tüm Eskişehir halkını öğrencilerle dayanışmaya çağırdı.
