Ağustos ayı ihracat verileri hakkında açıklamalarda bulunan Başkan Nadir Küpeli,
"Cumhuriyet tarihinin en yüksek ağustos ayı ihracatı elde edilmiş durumda ve ihracatımız
yüzde 2,4'lük bir artışla 22,1 milyar dolara çıkmış durumda. 12 aylık ihracatımız ise yüzde
3,5'lik artışla 262 milyar dolara ulaşmış. Bunun yanı sıra ticaret açığı da son 34 ayın en düşük
düzeyine erişmiş olup, dış ticaret açığı ağustosta yüzde 43,4 azalarak 4,9 milyar dolara kadar
gerilemiş olması sevindiricidir. İhracattaki bu olumlu artışın devam edebilmesi için sanayideki
üretim kapasitesinin artmaya devam etmesi lazım. Bu da ancak yeni sanayi yatırımlarıyla olur.
O yüzde sanayide büyümeyi sürekli ve kalıcı kılmalıyız. Eğer sanayide üretim kapasitesini
yeteri hızda arttıramazsak ilerleyen aylarda ihracatta yeterli artışı göremeyiz. Şu anda ihracata
yönelik üretim yapan çoğu tesis yüksek kapasitede çalışmaya devam ediyor ve bunun yeni
yatırımlarla desteklenmesi gerekiyor. Diğer bir hususta bazı çevrelerin çok sık dile getirdiği
kurların sürekli yükselmesiyle ihracatta bir artışın meydana gelmesine yönelik beklentilerini
doğru bulmuyoruz" dedi.
Kura dayalı ihracat artışı verimli değil
"Kura dayalı bir ihracat artışı hiç sağlıklı ve verimli bir artış yöntemi değil" diyen Başkan
Küpeli sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizim ihracat kalemlerimize baktığımızda, büyük oranda ithal hammadde ve ara malı
girdileri kullanıldığını görüyoruz. Kur artışı ithalatı sürekli daha pahalı hale getirirken,
ihracatta sağlanan olumlu etki ise çok kısa ancak 1-2 ay kadar sürüyor. Bu nedenle
ihracatımızın kura bağlı bir yapıdan çıkartarak, yüksek katma değerli ve yüksek getirili
ürünlerin ihracatına yönelmekten geçiyor. Türkiye olarak kilogram başı ihracat değerimiz 1,4
dolar düzeyinde. Almanya'nın 4 dolar, Güney Kore 3 dolar, Polonya'nın neredeyse 2,5 dolar
seviyesinde olduğunu düşününce fark ortaya çıkıyor. Kura dayalı bir ihracat yapısı ülkemizi
ileri taşımıyor. Bu sebeple ihracatımızı arttırmak içinde yabancı sermayeli yatırımları daha
fazla ülkemize çekmemiz, yüksek katma değerli ürünlerin yatırımı konusunda Türkiye'yi
cazip bir yatırım noktasına getirmek durumundayız. Ülke olarak 110 bin ihracatçımız var, ama
ihracatımızın yaklaşık üçte ikisini sadece bin civarında firmamız yapıyor. Her ay ihracat kaydı
olan şirket sayımız ise 30 bin civarında. Daha fazla firmanın düzenli olarak ihracat yapmasını
sağlamamız ve bu alandaki yüksek teknolojili sanayi yatırımlarını teşvik etmemiz gerekli."