"Azospermi, artık çocuk sahibi olmanın önünde engel değil"
Erkek kısırlığı nedenleri arasında yer alan azosperminin, semen örneğinde hiç sperm
hücresi bulunmaması durumu olduğunu belirten Üroloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi
Abdullah Açıkgöz, "Erkek infertilitesinde ciddi bir tanı olan bu durum, her geçen yıl
gelişen cerrahi teknikler sayesinde artık farklı tedavi seçenekleriyle ele
alınabilmektedir" dedi.
Azosperminin ejakülatta hiç sperm hücresi bulunmaması anlamına geldiğini söyleyen VM
Medical Park Samsun Hastanesi'nden Üroloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Açıkgöz, "Erkek
bireylerde görülen bu durum, infertilite tanısı alan çiftlerin yaklaşık yüzde 10-15'ini
etkileyebilir. Nedenleri genetik bozukluklardan hormonal dengesizliklere, geçirilmiş
enfeksiyonlardan doğumsal anomalilere kadar geniş bir yelpazeye yayılabilir" diye konuştu.
Azospermi türleri
Azosperminin iki ana gruba ayrıldığını belirten Dr. Öğr. Üyesi Açıkgöz, bunları şöyle açıkladı:
"Obstrüktif Azospermi: Testislerde normal sperm üretimi olmasına rağmen, sperm taşıyan
kanallarda tıkanıklık nedeniyle menide sperm bulunamaz.
Non-Obstrüktif Azospermi (NOA): Testis dokusunda sperm üretiminin yetersiz ya da hiç
olmaması durumudur. Bu tür, daha karmaşık ve tedavisi zorlayıcı bir formdur.
Her iki durumda da uygun değerlendirmelerin ardından cerrahi yöntemlerle sperm elde etme
girişimlerinde bulunulabilir."
Mikrotese ile sperm arama yöntemi
Mikrotesenin (Mikroskopik Testiküler Sperm Ekstraksiyonu), azospermi tanısı alan
erkeklerde uygulanan mikrocerrahi bir yöntem olduğunu söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Açıkgöz,
"İşlem, ameliyat mikroskobu yardımıyla testis dokusunun detaylı incelenmesini ve sperm
üretiminin devam ettiği bölgelerden doku örneği alınarak sperm hücresi aranmasını içerir.
İşlem çoğunlukla lokal veya spinal anestezi altında gerçekleştirilir ve yaklaşık 2-3 saat sürer.
Genellikle aynı gün taburcu olunabilir. Mikrotese, klasik biyopsi yöntemlerine kıyasla testis
dokusuna daha az zarar vermektedir" şeklinde konuştu.
Başarı oranları ve uygulama sonrası süreç
Mikrotese yönteminin başarısının azospermi türüne ve kişinin testis rezervine bağlı olarak
değiştiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Açıkgöz, "Obstrüktif azospermide başarı oranı yüzde 80-90
arasında bildirilmiştir. Non-obstrüktif azospermide ise bu oran yüzde 40-60 civarındadır.
Sperm bulunması durumunda tüp bebek tedavisine geçilebilir. Elde edilen spermler ayrıca
dondurularak ileriki kullanımlar için saklanabilir. Sperm bulunamaması durumunda ise hasta,
başka tedavi seçenekleri ya da ileride geliştirilebilecek yeni yöntemler (kök hücre
uygulamaları gibi) açısından değerlendirilebilir" dedi.