HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 15 EYLÜL 2025, PAZARTESİ



YUNUS EMRE'NİN BİLİMMEYEN YÖNLERİ

15.09.2025 00:00
Bir ben var, benden içeri
Bu kilidi kim açar acep?

Ben bu aleme geldim, Aşk ile benim adım aşk, kıblem aşk, imanım aşk. Rabbim, aşkın mayasıyla bu alemi bana seyrettirdi. Aşk olmasa benim halim nice olur? Ben bu aşka gelince gördüm ki uzun ince bir yol imiş, gittikçe derinleşiyor. Sanki alemin her katmanı onun öğrenmesiyle bana dil oluyor, ruh oluyor, ilham oluyor. Ya Rab! Bu sırrı bilen var mı benceleyin? Der dururum. O vakit içimdeki benin sesi bana der ki; O'nun sırrını bilen bu alemde yok! Yolun dostta olmak kolay olmaz. Sen de kendini ne vakit tanımlayacaksın? İşte o vakit bu ilmin halinin sır sayfalarını okuyacaksın? Bu cevabı veren acep kimdir? Yoksa bir ben var benden içeri dediğim midir? Yoksa kendimce cevap arayıp sorduğum, kendimce çırpındığım gönül müdür? Hele benim garip gönlüm buna cevap verecek halde değildir… Aşkı beni kaptan kaba koyar. Bazen yukarı kaldırır, bazen aşağı indirir. Hani ben dolap yanına giderde sorardım ya dolap; benim gönlüm gibi suyu bir aşağı, bir yukarı doldurur durursun.
Hamd, şükür, rıza, eyvallah derdim ama cevap yine bulamazdım. Sanki dolap en can dostum idi. O beni dinlerdi. Cevabı, sanki yine içimdeki benden bir gün olsun alırım der, yanından ayrılırdım. Burası benim bir dert gibi gördüğüm ama cevabı bulamadığım bir yer idi. Ta o zaman derdim ki, Yunus "Bir ben var benden içeri, onun kilidini açanı bulsam, belki rahatlarım, kâinat her dem buna sual üzerine sual sorardı? O alemi yaratan Rabbim bana bunu bir gün öğretecekti. Konuşmak, kendini bilmek kolay olmazmış, bunu güzel alemin içinde bir kul idim. Kimsecikler halimi bilmez idi. Sadece bu hal içinde koşan bir beniadem idim, bir şeyden habersiz olduğum içinde. Kendi içimde dolanır durur idim. Meğer bu hal bana bağışlanmış öyle büyük bir lütufmuş ki…
Hani seçilmişler denilen kullar var ya ben onlardan birisiymişim. Ne vakit bu halimi çözen bir kimse beni tanıyacak, cevap verecek der idim. Ah Yunus, sen böyle daha ne yazayım diyeceksin. Kimseler seni bilmez, anlamaz, tanımaz diye cevabı verir idim. Bu halin anahtarını çözenler var imiş, ne vakit Rabbim diledi, işte o vakit olanlar oldu, ben de şaşırdım. Köyü ne vakit kıtlık sardı, benim de yolumun hali açıldı. Her halin ardında bir hayır var imiş. Köylü, Yunus'u buğday için yollayalım dedi, ben de o vakit, kendi köyüme buğday aramağa gittim. Hem de gönlümün derdinin çaresini buldum. Erler meydana ulaştım.
İşte "Bir ben var, benden içerinin" sırrı çözüldü. Kapının kilidi açıldı. "Hacı Bektaş Veli Hazretleri, bu hali açtı ama kilidin anahtarını" Tapduk Emre Hazretleri'ne verdi. Aşk yolu bu imiş, ben de bende olan halimden haberdar oldum. Kimseciklere anlatmadığım halimi o kapıların erleri sayesinde açıldı. Yıllar yılları kovaladı. Bu aleme Yunus Emre olarak geldiğimi anladım. Aşk içinde Hakkı buldum. Hakkın kullarına giydirdiği takva libasını giymeyi nasiplendim, yaşadıkça sırlar aleminden demler yaşadım. Sevgi, hoşgörü, birlik, dirlik, Allah'a kul olmak, Hz. Muhammed (S.A.V) Efendimizin ahlakıyla ahlaklanmak, bu yolun varislerinden olan veliler halkasına daim olmayı nasip etti. Rabbim hamd-i senalar olsun.

Aşkın şarabını içenler, beni tanımaya gayret ederler, ben gönlümü insanlık sevgisine açtım.
Selam olsun dostlar her insana, ayrı gayrı yoktur benim yolumda, gönül hanem ilahi aşk ile doludur.

 
Sevil GÖKTUNA / diğer yazıları
•YUNUS EMRE'NİN BİLİMMEYEN YÖNLERİ 15 00:00:00.09.2025
•Hz. Yunusemre 12 00:00:00.08.2025
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--







logo

   E-posta: bilgi(@)eskisehirdenhaber.net
Tüm hakları Eskişehirden Haber adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr